Deprem bölgesinde yer alan Türkiye’de binaların dayanıklılığını artırmaya yönelik önlemlerin başında gelen yalıtım hamlesi, 1 Haziran itibarıyla yürürlüğe girdi. “Binalarda Su Yalıtımı Yönetmeliği” 27 Ekim 2017, Binaların Gürültüye Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik ise 31 Mayıs 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştı.
Sağlıklı binalarda yaşamak için
Ses ve su yalıtımı yönetmeliklerinin toplumun güvenli, konforlu ve sağlıklı binalarda yaşama hakkına hizmet edeceğini söyleyen Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği-İZODER Başkanı Levent Pelesen, yönetmeliklerin tam anlamıyla uygulanmaya başlanıp denetim mekanizmalarının etkili biçimde devreye girmesiyle birlikte sektöre olumlu yansımaların hissedilir hale geleceğini belirtti. Pelesen: “Elbette eksiklikler, düzeltmeler olacak ancak önemli olan, sektörün bir nirengi noktası kazanmasıdır. Yönetmeliklerin çıkması büyük bir adımdır. İZODER olarak, bu yönetmeliklerin uygulanması için kamuoyu oluşturmak ve denetim mekanizmalarını harekete geçirmek için çalışacağız” şeklinde konuştu.
Su yalıtımı olmayan binalar yapı ruhsatı yok
Yönetmeliğin su yalıtımı ile ilgili çok önemli bir eksikliği giderdiğini ve yepi yapılan binalarda da bu yönetmelikte öngörülen esaslara uyulmadığının tespit edilmesi halinde eksikler giderilinceye dek binaya yapı kullanma izin belgesinin verilmeyeceğini söyleyen Pelesen:
“Bina dayanımı için gerekli olan su yalıtımı, şimdiye kadar çoğunlukla ihmal edildiği için, ülkemizde 30 yıllık binalar ömrünü tamamlamış olarak görülüyor. Oysa asgaride 80-100 yıl gibi bir süre için inşa edilmesi gereken binalarımız, bu süre içinde korozyon etkisine karşı korunmuş olmalı. Bunun için de mevzuatların öngördüğü gibi su yalıtımı yapılmalı. Bugün Türkiye çapında başlatılan kentsel dönüşüm süreci, su yalıtımı uygulamaları için büyük bir fırsat ve inşa edilen tüm yeni binalardaki su yalıtımının standartlara uygun yapılması çok önemli. Doğru yapılmış su yalıtımı uygulamaları olmadan kentsel dönüşüm hamlesi eksik kalacaktır” ifadelerini kullandı.
Gürültü kirliliğine karşı
Ses yalıtımı probleminin ise Türkiye toplumundaki konutlara hitap eden ve toplumu doğrudan ilgilendiren önemli bir konu olma özelliği taşıdığına dikkat çeken Pelesen, Türkiye için büyük önem taşıyan bu yönetmeliğin inşaat halindeki mevcut tüm binalara, insanların ruh ve beden sağlıklarının korunması adına önemli kriterler sunduğunu vurguladı. Pelesen:
“Bugün yaşamımızın her alanında, farkında olmadan gürültüye maruz kalıyor ve bu durumun olumsuz etkilerini daha fazla hissediyoruz. Gelişmiş ülkelerde bu konuda yüksek hassasiyet var çünkü ses yalıtımı, çağdaş yaşam standartlarının oluşmasına katkı sağlıyor” dedi.
1 Haziran’da başladı
29 Ekim 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan bildiri ile düzenlenen binalarda yalıtım zorunluluğu 1 Haziran 2018 tarihinden itibaren başladı. Yönetmelik kapsamında yeni yapılacak binaların toprak zemin ile temas eden temel döşeme ve bodrum duvarları ile, çatı, balkon ve ıslak hacimleri su yalıtımı uygulaması ile desteklenecek. Mevcut binalarda ise su yalıtımı gerektiren tadilatların yapılması ya da su etkisine karşı yalıtım ya da drenaj önlemi alınması zorunlu olacak. Yapı projelerinin suya karşı önlem açısından yönetmelikle düzenlenen şarklara uyum sağlayamaması durumda da binalara yapı ruhsatı verilmeyecek.
ÇATIDER Başkanı: Çok olumlu bir adım
Yeni binalarda su yalıtımı zorunluluğunun çok olumlu bir adım oludğuna dikkat çeken Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği Başkanı Adil Baştanoğlu, ısı yalıtımının ardından su yalıtımının da zorunlu hale getirilmesinin önemine işaret etti. Baştanoğlu: “Çatılarda ısı ve su yalıtımı çözümleri birbirleri ile uyumlu olmalıdır. Çatılarda yapılan ısı yalıtımı uygulamaları, enerji tasarrufunun yanı sıra, yoğuşmayı (terlemeyi) önlerken, su yalıtımı uygulamaları da yağış sularının yapıya zarar vermesini engelleyerek bir bütün oluşturur. Yönetmeliğin, tüketiciler, yapımcılar, tasarımcılar ve denetimciler için yol gösterici olması bekleniyor. Sektörümüz açısından olumlu bir süreç olarak görüyoruz.” şeklinde konuştu
Yönetmeliğin kapsamı
Yayımlanan yönetmelikle birlikte yeni binalar için hazırlanan projelerde su yalıtımı zorunlu hale geliyor. Sutan etkilenmesi olası olan hastaneler, yurtlar, kamu binaları ve okullarda ya da yüksekliği 51 metreyi geçen binalarda su yalıtımı zorunluluğunu tanımlayan yönetmelik, mevcut binalarda ise su yalıtımı gerektiren tadilatı zorunlu hale getiriyor. Paralel biçimde çatı ve balkon yüzeylerinde de suyun birikmemesi ve yapıdan uzaklaştırılması amacıyla döşenen tahliye sisteminin yanı sıra çatının kullanım amacı ve boyutları ile, yağış miktarı gibi özelliklerin de dikkate alınma zorunluluğu getiriliyor. Yönetmelikle birlikte su yalıtımı uygulamasında şu faktörler dikkate alınacak:
- Çatılarda yağmur suyunun yapı içine aktarılmadan en kısa sürede bina dış cephesinde uzaklaştırılması
- Balkon ve çatılarda uygulanacak yalıtım detaylarının analizi
- Yüzey eğimi, kullanım amacı
- Çatı türü(Bitkilendirme olanağının bulunup bulunmayacağı)
- Sıcaklık dereceleri, rüzgar yükleri, yağış miktadı, güneş ışınımları ve iklimsel etkiler
Konut ve otoparklarda yalıtım zorunluluğu Haziran’da başlıyor
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 22 Şubat 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Yeni OtoparK Yönetmeliği” 1 Haziran 2018 tarihi itibarıyla yürürlüğe giriyor. Yeni yönetmelik ile birlikte binaların bodrumlarına ve tavanlarına ısı yalıtımı zorunlu hale hale geliyor. Uzmanlar yönetmelik ile birlikte binalarda yetersiz yalıtıma sahip olan, ya da hiç yalıtılmamış bodrum ve otopark tavanlarından kaynaklanan ısı kayıplarının önüne geçilmesinin hedeflendiğine dikkat çekiyor.
Otopark ve yalıtım hedefi
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kentlerdeki otopark kapasitesinin artırılması, yerleşim yerlerinde araç yoğunluğunun yarattığı problemlerin giderilmesi ve yalıtımda enerji kayıplarının engellenmesi amacıyla hazırlanan Yeni Otopark yönetmeliği ile birlikte binalarda her daire için en az 1 araçlık otopark inşası zorunlu hale gelecek. Bodrum katları üzerinde bulunan daireler ve otaparlar ile iş yerlerinin döşemelerinden kaybolan ısı enerjisini önleme ve verimli ısınmayı sağlamayı hedefleyen bakanlık otoparkların tavanlarında ısı yalıtımını zorunlu hale getirecek.
Uzmanlardan uyarı: Dayanıklı ürünler önem kazanacak
Yapılarda bodrum kat kullanımının artmasına paralel olarak yangına dayanıklı ısı yalıtım ürünlerinin de önem kazanacağını söyleyen Türk YTong Genel Müdürü Gökhan Erel binaların altına inşa edilen otoparklarda en önemli konunun bodrum katının üstündeki konut ya da iş yerlerinin yaşam kalitesini azaltmamak olduğunu söyledi. Erel: “Bu katlarda kullanılan malzemelere de en az binanın kendisi kadar özen gösterilmesi gerekiyor. Bodrum katlarındaki ısı yalıtımı, aslında binanın tümündeki enerjinin dolaşımı ve korunması açısından hayati öneme sahip. Multipor Isı Yalıtım Levhası, otopark ve bodrum katlarında yaşanan bu önemli soruna güvenli, sağlıklı ve ekonomik çözüm sunuyor.’ dedi. Erel ayrıca, ‘başta kamuya açık binalar olmak üzere bodrum katı otopark olarak değerlendirilecek tüm yapılarda ve yangından kaçışın zor olduğu yerlerde yangın dayanımı yüksek olan malzemeler tercih edilmeli. Multipor, A1 sınıfı hiç yanmaz bir ürün olarak, ısı yalıtımı uygulamalarında yüzde 100 yangın güvenliği sağlıyor. Bakanlığımızın yürürlüğe sokacağı bodrum kat otopark yönetmeliğinin, kentlerde önemli bir sorun haline gelen otopark sorununa katkı sağlayacağını düşünüyoruz”
Yalıtım zorunluluğu başlıyor
Binalarda su yalıtımını zorunlu hale getiren yönetmelik 29 Ekim tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. 1 Haziran 2018 itibarıyla uygulanmaya başlanacak yönetmelik yeni binalar için hazırlanan projelerde su yalıtımının zorunluluğuna işaret ediyor. Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Adil Baştanoğlu, yönetmeliğin binanın taşıyıcı kısımlarının koruma altına alınması açısından büyük önem taşıdığnıı belirterek: “Türkiye artık daha ideal, daha konforlu ve daha az enerji tüketen yapılara doğru gidiyor. Bu adımları son derece olumlu karşılıyoruz…” dedi.
Su yalıtımı yönetmeliği 2018 Haziran’ında yürürlüğe giriyor
29 Ekim tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve binalarda su yalıtımını zorunlu kılan yönetmelik sektör temsilcilerinden destek gördü. Yönetmelik, yeni yapılacak binaların toprak ve zemin ile temas halinde olan bölümlerinin, temel, döşeme ve bodrun duvarlarının su yalıtımı işlemi ile desteklenmesine düzenlerken, mevcut binalarda ise su yalıtımı gerektiren tadilat ve su etkisine karşı yalıtım ya da drenaj işlemleri yeterli olacak. Yeni binalarda bu şartları yerine getirmeyen binalara yapı ruhsatı verilmeyecek.
Yapı stoğu kalitesini artıracak karar
Kararnamenin sektördeki yapı stoku kalitesini olumlu yönde etkileyeceğini söyleyen ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı Adil Baştanoğlu, konuyla ilgili olarak yıllardır yürttükleri çalışmaların olumlu sonuç verdiğini görmenin memnuniyet verici olduğunu söyledi. Baştanoğlu, ısı yalıtımının ardından su yalıtımının da zorunlu tutulmasının yapılar ve sektör açısından memnuniyet verici olduğunu hatırlatarak: ” Çatılarda yapılan ısı yalıtımı uygulamaları, enerji tasarrufunun yanı sıra, yoğuşmayı (terlemeyi) önlerken, su yalıtımı uygulamaları da yağış sularının yapıya zarar vermesini engelleyerek bir bütün oluşturur. Yönetmeliğin, tüketiciler, yapımcılar, tasarımcılar ve denetimciler için yol gösterici olması bekleniyor. Sektörümüz açısından olumlu bur süreç olarak görüyoruz.” şeklinde konuştu.
Yönetmelik ne getiriyor?
Binalarda yapı ruhsatı için aranacak temel şartlardan biri haline gelen su yalıtımı yönetmeliği ile birlikte doğru malzeme seçimi ve doğru uygulamanın özendirildiğini de dile getiren Baştanoğlu: “Balkon, çatı, teras, su deposu gibi su ve neme maruz kısımlarda uygulanacak su yalıtım kurallarını da içeriyor. Balkon ve çatılarda uygulanacak yalıtım detayları; yüzeyin eğimi, alanı, kullanım amacı, çatının türü, bitkilendirme yapılıp yapılmayacağı, maruz kalacağı en düşük ve en yüksek sıcaklıklar, rüzgâr yükleri, yağış miktarı, güneşin zararlı ışınları gibi iklim koşullarına bağlı etkiler dikkate alınarak belirlenecek. Toprak veya dış hava ile temas eden eğimli çatılar, teras çatılar ile balkon gibi alanlardaki su yalıtım tedbirleri, basınçsız su etkisi dikkate alınarak tasarlanacak” şeklinde konuştu.
Çatı ve balkon yüzeylerinde suyun birikmemesi ve suyun yapıdan uzaklaştırılması amacıyla döşenen tahliye sisteminin, çatının kullanım gayesi ve ebatları ile yağış oranı gibi özelliklerden hareketle tasarlanacağı bilgisini de veen Baştanoğlu: “. Çatılarda yağmur suyunun yapı içine alınmadan en kısa mesafeden bina dış cephesinden uzaklaştırılması gerekecek. Yapısal geçirimsizlik için nitelikli beton kullanılacak, açık teraslarda malzemenin güneş ışınlarına dayanım şartı aranacak ve yeşil çatılar için malzemede ilave özelliklerin sağlanması da zorunlu olacak. Su yalıtımı detayları, drenaj sistemleri ve kullanılacak malzemeler, ilgili standartları da belirtilerek, ilgisine göre mimari ve tesisat projelerinde gösterilecek” ifadelerini kullandı.